KAYGI

ÇOCUĞUNUZ KAYGILI MI?

Kaygı her insanın yaşamı boyunca hissettiği doğal ve gerekli bir duygudur. Yaşamın devamlılığını sağlamaya yardımcı olur ve zor görevlerle baş ederken motivasyon sağlar. Örneğin, her sınav öncesi yaşanan bir miktar kaygı rahatsızlık verse de bizi çalışmaya iter. Fakat zaman zaman kaygının dış dünyadaki olaylarla orantısız şekilde arttığı ve kişinin hayatını olumsuz yönde etkilediği görülür. Çocuklarda, doğal ve yararlı kaygı ile bir soruna işaret eden kaygıyı birbirinden ayırmak için şunlara dikkat etmek gerekir:


Çocukların gelişim dönemlerine göre şiddetlenmesi doğal kabul edilen kaygılar aşağıda belirtilmiştir:

Kaygı kendini çok değişik şekillerde gösterebilir:
Aşırı hareketlilik, saldırganlık, dikkat dağınıklığı, tuvalet problemleri, tikler, kekeleme, takıntılar, içe çekilme, sosyalliğin azalması, uyku sorunları, yeme sorunları, bedensel rahatsızlıklar (alerji, karın ağrısı, baş ağrısı, kusma vb.), tırnak yeme, okula gitmek istememe, fobiler, yaşının grisinde davranışlar, her şeye boyun eğme

Kaygıyı arttıran bazı nedenler:
Olumsuz deneyimler: Hastalık, kaza, şiddete maruz kalmak, yakınlarının kaybı, boşanma, taşınma, sınıf değişikliği, okul değişikliği vb.
Ebeveynlerin hatalı tutumları: Aşırı otoriter ve müdahaleci tutumlar, beklentilerin çok yüksek olması, aşağılama, tehdit, ilgisizlik, tutarsız davranışlar vb.
Ebeveyn ve çocuk ilişkisini olumsuz yönde etkileyen durumlar: Ebeveynlerin kendi kaygılarını çocuğa aktarmaları, çocuğun kaygısını yatıştırmakta yetersiz kalmaları, ebeveynlerin psikolojik sorunları… Örneğin takıntılı derecede titiz olan bir ebeveynin çocuğuna sürekli kaygı dolu uyarılar yapması. “Dışarısı mikrop dolu, hiçbir şeye dokunma” vs.

Ailelere Öneriler